TCK 58 – Tekerrür Hükümleri ve Uygulama Esasları

Ceza hukukunda suçun tekrarlanması hâli, failin hukuki sorumluluğunu artıran bir durum olarak değerlendirilir. Bu kapsamda, Türk Ceza Kanunu’nun 58. maddesi “tekerrür” başlığı altında düzenlenmiş olup, failin daha önce ceza almış olması hâlinde tekrar suç işlemesi durumunda uygulanacak yaptırımları belirlemektedir. Tekerrür, özellikle cezanın infazı, denetimli serbestlik ve ceza süresinin belirlenmesi konularında ciddi sonuçlar doğurur.

Bu yazıda TCK 58 kapsamında tekerrürün tanımı, şartları, uygulanma usulü ve uygulamada karşılaşılan önemli detaylar ele alınacaktır.


Tekerrür Nedir?

Tekerrür, daha önce kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı bulunan kişinin, bu cezanın infazından sonra belirli bir süre içinde yeniden suç işlemesidir. Burada amaç, suç işleme eğilimi gösteren bireyler için ceza hukukunun caydırıcılığını artırmak ve yeniden suç işlemesini önlemektir.

Kanun koyucu, bir cezanın infazı sonrası kişinin yeniden suç işlemesini daha ağır sonuçlarla karşılaştırarak kamu düzenini koruma amacını güder.


TCK 58’e Göre Tekerrürün Şartları

Bir fiilin tekerrür hükümleri kapsamında değerlendirilmesi için aşağıdaki koşullar birlikte gerçekleşmelidir:

  1. Kesinleşmiş Mahkûmiyet: Önceki suç nedeniyle verilen mahkeme kararının kesinleşmiş olması gerekir.
  2. Cezanın İnfazı: İlk suçtan verilen cezanın tamamının infaz edilmiş olması veya infaz edilmiş sayılması gerekir.
  3. Yeniden Suç İşlenmesi: Kişi, ilk cezanın infazından sonra, belirli bir süre içinde yeniden kasıtlı bir suç işlemiş olmalıdır.
  4. Belirli Süre İçinde Suç İşlenmesi: İlk cezanın infazından itibaren 5 yıl içinde kasıtlı suç işlenmişse tekerrür hükümleri uygulanır. Bu süre içerisinde işlenen suçla ilgili dava açılmış ve mahkûmiyet verilmiş olmalıdır.

Tekerrür Süresi Nasıl Hesaplanır?

Tekerrür süresi, ilk cezanın infazının tamamlandığı tarihten başlar. Bu süre içinde işlenen her kasıtlı suç, tekerrür kapsamında değerlendirilir. Sürenin hesaplanmasında;

  • Denetimli serbestlik süreleri dikkate alınmaz.
  • Ceza ertelenmişse ve infaz gerçekleşmemişse, tekerrür hükümleri uygulanmaz.
  • Hapis cezası dışındaki adli para cezası veya idari yaptırımlar tekerrüre neden olmaz.

Tekerrür Halinde Uygulanan Yaptırımlar

Tekerrür durumunda, failin yeniden işlediği suçtan dolayı alacağı ceza doğrudan artırılmaz. Ancak şu yaptırımlar devreye girer:

  • Denetimli Serbestlikten Yararlanamama: Tekerrür hâlinde cezanın infazı süresince denetimli serbestlik hakkı sınırlandırılır.
  • Koşullu Salıverilme Süresinin Uzaması: Tekerrür uygulandığında koşullu salıverilme süresi, infaz edilen cezanın 3/2’sine çıkar.
  • Gözlem Altına Alınma: Tekerrür hâlinde cezanın infazı öncesinde kişi, ceza infaz kurumunda gözlem altına alınır ve kişiye özgü bir infaz rejimi belirlenir.
  • İyileştirme Programları: Tekerrür uygulanan hükümlüler için cezaevlerinde özel iyileştirme programları uygulanır. Eğitim, terapi ve rehabilitasyon faaliyetlerine katılım teşvik edilir.

Tekerrürde İstisna: Suç Tarihi Önceki Cezanın Kesinleşme Tarihinden Önce Olursa

Yargıtay içtihatlarına göre, yeniden işlenen suçun tarihi, önceki cezanın infazından sonra olsa bile, eğer bu yeni suçtan dolayı verilen karar, önceki cezanın kesinleşme tarihinden önce kesinleşmişse, tekerrür uygulanmaz. Bu noktada suç işlenme zamanı kadar kararların kesinleşme zamanları da büyük önem taşır.


Tekerrür Halinde Ceza Ertelemesi ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Tekerrür hükümlerinin uygulandığı hâllerde bazı koruyucu hükümler devre dışı kalabilir:

  • Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB): Tekerrür hâlinde genellikle HAGB kararı verilmez.
  • Ceza Ertelemesi: Failin yeniden suç işlemiş olması, ceza ertelemesi yönünde hâkim takdirini olumsuz etkileyebilir.

Ancak her iki durumda da mahkeme, failin kişisel özelliklerini, sosyal geçmişini ve suçun niteliğini değerlendirerek karar verir.


Tekerrür ile Mükerrirlik Aynı Şey mi?

Uygulamada karıştırılan bir diğer konu da “tekerrür” ile “mükerrirlik” kavramlarıdır. Tekerrür, failin geçmişinde ceza almış olması hâlinde tekrar suç işlemesi durumunda uygulanan cezai rejimi ifade ederken; mükerrirlik, failin çok sayıda suç işleme eğilimi göstermesi ve bu yönüyle özel düzenlemelere tabi tutulması anlamına gelir.

Yani her mükerrir için tekerrür hükümleri uygulanır ama her tekerrür hâli mükerrirlik anlamına gelmez.


Tekerrür Uygulamasında Mahkemelerin Takdir Yetkisi

Mahkemeler, TCK 58 uyarınca tekerrür hükümlerini uygularken geniş bir takdir yetkisine sahiptir. Failin sosyal durumu, sabıka geçmişi, yeni suçun işlenme şekli gibi unsurlar dikkate alınarak infazın nasıl yürütüleceğine karar verilir.

Bu bağlamda, tekerrür uygulaması sadece otomatik bir yaptırım süreci değil, bireyselleştirilmiş infaz rejimini hayata geçirme aracı olarak da kullanılmaktadır.


Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar ve Tartışmalar

  • Tekerrür uygulamasının yeniden suç işleme eğilimini engelleyip engellemediği
  • Koşullu salıverilme süresinin orantısız uzaması
  • HAGB ile tekerrür uygulamasının uyum sorunu
  • Adli para cezalarında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle yaşanan boşluklar

Bu tür tartışmalar, TCK 58’in uygulamasının hem cezai hem de insan hakları perspektifinden yeniden değerlendirilmesine sebep olmaktadır.


Sonuç

TCK 58, ceza hukukunda tekrarlanan suçlara karşı toplumu korumaya yönelik bir araçtır. Ancak uygulama alanının genişliği, bireysel farklılıkların önemi ve cezaların infazındaki etkisi nedeniyle dikkatle ele alınmalıdır. Hukukun amacı yalnızca cezalandırmak değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırmaktır. Bu nedenle tekerrür uygulamalarında adaletin yanı sıra, ıslah ve sosyal entegrasyon hedefleri de göz önünde bulundurulmalıdır.

Konuya ilişkin daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir